70 Yaş Üstü Hapse Girer Mi? Emekli Polisiye Çıkarması!
Selam forumdaşlar!
Bugün size hiç beklemediğiniz bir konuda yazacağım: 70 yaş üstü birinin hapse girip girmemesi. Evet, yanlış duymadınız! Gerçekten de bu yaş grubu için hapis yolunun açık olup olmadığını tartışacağız. Ben de aslında bu yazıyı yazarken biraz "emekli dedeci polisiyesi" gibi hissettim. Yani, "Eyvah! Birlikte kahve içtiğimiz komşu, acaba hapse girmemek için dedikoduları biraz mı abarttı?" sorusuyla baş başa kaldım. Hadi, gülüp eğlenelim, ama biraz da gerçekçi olalım. Sonuçta, yaş ilerledikçe "hapishane" kelimesi kulağa pek hoş gelmiyor, değil mi?
Yaşlılar İçin "Suçluluk" Yaşla mı Beraber Gelir?
Şimdi bir düşünelim: 70 yaş üstü birini hapishaneye atmak, cezalandırmak bir yana, orada birisini nasıl cezalandıracağız ki? Bir gün evinin kapısını açıp polis memurları gelip, "Hadi bakalım, halının altına ne sakladın? Bu kadar yıllık hayat tecrübesiyle hırsızlık mı yapıyorsun?" deseler… Gerçekten de zor bir durum! Yaşlı dedemizin neyi suç sayılabilir ki? Mesela, 70 yaşındaki Zeki dede, parkta biraz fazla “yavaş” yürürken, bir polis gelip “Dede, hadi bakalım, senin yaştan da daha yavaşsın, dikkat et!” desek, ona ne diyeceğiz? "Yavaşlık suçu mu şimdi?"
Aslında, suçlu bir dede meselesi sadece eğlencelik değil, gerçekten de bazen yaşlıların başına iş açan komik durumlar olabiliyor. Mesela, emekli bir polis olan 70 yaşındaki Mahmut dede, bir gün kasaba içinde kendi yaptığı el yapımı ahşap bıçakları satmaya başlamış. "Bir işi var, güzel iş!" diye düşünebilirsiniz. Ama mahallenin dedikoducusu Ayşe teyze, bunların aslında "hırsızlık işlerinde kullanılan el yapımı silahlar" olduğuna karar vermiş ve polise ihbar etmiş. O yüzden işte, bazen "suçsuz" diye düşündüğümüz yaşlılarımız, toplumun yanlış anlaması yüzünden “suçlu” durumuna düşebiliyor.
Kadınlar: "Oğlum, Dede Suçlu Olmaz, O Sadece Unutur!"
Peki ya kadınlar? Hadi, bir de onların bakış açısına bakalım. Çünkü, kadınların empatik bakış açısı olaylara genellikle “yaşlı dedecim bir hata yapmaz ki” diye yaklaşır, öyle değil mi? Zeynep Hanım, 72 yaşında ve kasabada herkesin tanıdığı bir sima. O, güleryüzlü, herkesle konuşan, elinde torbasıyla pazara giden, sürekli 5 yaşındaki torunuyla vakit geçiren bir kadındır. Ancak bir gün, Zeynep Hanım’a da bir suç isnadı yapılır: "Oğlum, Zeynep Hanım haksız yere parktan iki paket ekmek alıp kaçtı!"… Ne?! Yani gerçekten de ekmek kaçırma suçunun cezası ne olabilir? İki hafta yazlık cezası mı? 
İşte, kadınlar bazen böyle düşünür. Onlar için, 70 yaşındaki Zeynep Hanım gibi biri kesinlikle suçlu olamaz, o sadece biraz unutmuş ya da yanlış anlamış olabilir. Yani, biz kadınlar aslında suçlu olmadığını bilsek de, onları savunmaya çalışırken sanki suçlularmış gibi olabiliyoruz. "Dede, ne yaptın? Hemşire hanıma biraz fazla ısrar ettin galiba, dikkat et!" diye şaka yapsak da, içimizde hep bir empati ve şefkat duygusu vardır. Evet, dedelerimiz biraz akıl karışıklığı yaşıyor olabilir, ama suçluluk durumu kesinlikle bir hata!
Erkekler: "Stratejik Çözüm Arayışında!"
Gel gelelim erkeklerin bakış açısına. Erkekler bir meseleye hemen stratejik yaklaşır, değil mi? Özellikle de yaşı 70’i geçmiş bir dedeyi düşünürken, hemen şu soruyu sorarlar: “Acaba bu dedeye nereden daha az suç çıkartabilirim? Hangi tekniklerle buradan sıyrılırım?”
Mesela, Ahmet Bey, 74 yaşında ve bir gün kasabaya gelen zengin iş adamlarının arabalarını incelerken, ‘devletin malı deniz’ modunda birkaç tekerleği “gereksiz” şekilde yakalamış. Fakat bu durumu anlatırken “Kusura bakmayın, yanlış anlaşılmasın, sadece tekerleğin durumu kötüydü, ben düzeltmek istedim” derken, kasaba halkı ve emniyet birimleri şaşkınlıkla bakmış. Erkekler, sorunun hemen çözümü için her zaman strateji geliştirirler. Ama yaşlı dedelerimiz, en iyi ‘savunma’ stratejisini genelde unutkanlıkla geliştiriyorlar, o yüzden de hapse girmelerine gerek kalmıyor.
Tabii, bu tür hikâyelerde hep stratejinin ne kadar iyi olduğu üzerine yorum yaparız. Sonuçta, yaşlılık da bir çeşit tecrübe kazandırır: Ne yaparsan yap, asıl mesele nasıl savunma yapacağını bilmektir! Bu yüzden, 70 yaşında biri hapse girmemek için belki de en iyi çözümü, komik bir şekilde “yanlış anlaşılma” demekte bulur.
Siz Ne Düşünüyorsunuz?
Sevgili forumdaşlar,
Hadi bakalım, şimdi sizlere soruyorum: 70 yaş üstü biri hapse girer mi? Gerçekten, yaşlılık suçluluk yaratabilir mi, yoksa yaşlı dedeler sadece yanlış anlaşılmaların kurbanı mı oluyor? Acaba emekli dedelerimize hapis yolu açılacaksa, neler olur?
Yorumlarınızı bekliyorum! Hadi, hep birlikte gülüp eğlenelim!
Selam forumdaşlar!
Bugün size hiç beklemediğiniz bir konuda yazacağım: 70 yaş üstü birinin hapse girip girmemesi. Evet, yanlış duymadınız! Gerçekten de bu yaş grubu için hapis yolunun açık olup olmadığını tartışacağız. Ben de aslında bu yazıyı yazarken biraz "emekli dedeci polisiyesi" gibi hissettim. Yani, "Eyvah! Birlikte kahve içtiğimiz komşu, acaba hapse girmemek için dedikoduları biraz mı abarttı?" sorusuyla baş başa kaldım. Hadi, gülüp eğlenelim, ama biraz da gerçekçi olalım. Sonuçta, yaş ilerledikçe "hapishane" kelimesi kulağa pek hoş gelmiyor, değil mi?
Yaşlılar İçin "Suçluluk" Yaşla mı Beraber Gelir?
Şimdi bir düşünelim: 70 yaş üstü birini hapishaneye atmak, cezalandırmak bir yana, orada birisini nasıl cezalandıracağız ki? Bir gün evinin kapısını açıp polis memurları gelip, "Hadi bakalım, halının altına ne sakladın? Bu kadar yıllık hayat tecrübesiyle hırsızlık mı yapıyorsun?" deseler… Gerçekten de zor bir durum! Yaşlı dedemizin neyi suç sayılabilir ki? Mesela, 70 yaşındaki Zeki dede, parkta biraz fazla “yavaş” yürürken, bir polis gelip “Dede, hadi bakalım, senin yaştan da daha yavaşsın, dikkat et!” desek, ona ne diyeceğiz? "Yavaşlık suçu mu şimdi?"
Aslında, suçlu bir dede meselesi sadece eğlencelik değil, gerçekten de bazen yaşlıların başına iş açan komik durumlar olabiliyor. Mesela, emekli bir polis olan 70 yaşındaki Mahmut dede, bir gün kasaba içinde kendi yaptığı el yapımı ahşap bıçakları satmaya başlamış. "Bir işi var, güzel iş!" diye düşünebilirsiniz. Ama mahallenin dedikoducusu Ayşe teyze, bunların aslında "hırsızlık işlerinde kullanılan el yapımı silahlar" olduğuna karar vermiş ve polise ihbar etmiş. O yüzden işte, bazen "suçsuz" diye düşündüğümüz yaşlılarımız, toplumun yanlış anlaması yüzünden “suçlu” durumuna düşebiliyor.
Kadınlar: "Oğlum, Dede Suçlu Olmaz, O Sadece Unutur!"
Peki ya kadınlar? Hadi, bir de onların bakış açısına bakalım. Çünkü, kadınların empatik bakış açısı olaylara genellikle “yaşlı dedecim bir hata yapmaz ki” diye yaklaşır, öyle değil mi?
Zeynep Hanım, 72 yaşında ve kasabada herkesin tanıdığı bir sima. O, güleryüzlü, herkesle konuşan, elinde torbasıyla pazara giden, sürekli 5 yaşındaki torunuyla vakit geçiren bir kadındır. Ancak bir gün, Zeynep Hanım’a da bir suç isnadı yapılır: "Oğlum, Zeynep Hanım haksız yere parktan iki paket ekmek alıp kaçtı!"… Ne?! Yani gerçekten de ekmek kaçırma suçunun cezası ne olabilir? İki hafta yazlık cezası mı? İşte, kadınlar bazen böyle düşünür. Onlar için, 70 yaşındaki Zeynep Hanım gibi biri kesinlikle suçlu olamaz, o sadece biraz unutmuş ya da yanlış anlamış olabilir. Yani, biz kadınlar aslında suçlu olmadığını bilsek de, onları savunmaya çalışırken sanki suçlularmış gibi olabiliyoruz. "Dede, ne yaptın? Hemşire hanıma biraz fazla ısrar ettin galiba, dikkat et!" diye şaka yapsak da, içimizde hep bir empati ve şefkat duygusu vardır. Evet, dedelerimiz biraz akıl karışıklığı yaşıyor olabilir, ama suçluluk durumu kesinlikle bir hata!
Erkekler: "Stratejik Çözüm Arayışında!"
Gel gelelim erkeklerin bakış açısına. Erkekler bir meseleye hemen stratejik yaklaşır, değil mi? Özellikle de yaşı 70’i geçmiş bir dedeyi düşünürken, hemen şu soruyu sorarlar: “Acaba bu dedeye nereden daha az suç çıkartabilirim? Hangi tekniklerle buradan sıyrılırım?”
Mesela, Ahmet Bey, 74 yaşında ve bir gün kasabaya gelen zengin iş adamlarının arabalarını incelerken, ‘devletin malı deniz’ modunda birkaç tekerleği “gereksiz” şekilde yakalamış. Fakat bu durumu anlatırken “Kusura bakmayın, yanlış anlaşılmasın, sadece tekerleğin durumu kötüydü, ben düzeltmek istedim” derken, kasaba halkı ve emniyet birimleri şaşkınlıkla bakmış. Erkekler, sorunun hemen çözümü için her zaman strateji geliştirirler. Ama yaşlı dedelerimiz, en iyi ‘savunma’ stratejisini genelde unutkanlıkla geliştiriyorlar, o yüzden de hapse girmelerine gerek kalmıyor.
Tabii, bu tür hikâyelerde hep stratejinin ne kadar iyi olduğu üzerine yorum yaparız. Sonuçta, yaşlılık da bir çeşit tecrübe kazandırır: Ne yaparsan yap, asıl mesele nasıl savunma yapacağını bilmektir! Bu yüzden, 70 yaşında biri hapse girmemek için belki de en iyi çözümü, komik bir şekilde “yanlış anlaşılma” demekte bulur.
Siz Ne Düşünüyorsunuz?
Sevgili forumdaşlar,
Hadi bakalım, şimdi sizlere soruyorum: 70 yaş üstü biri hapse girer mi? Gerçekten, yaşlılık suçluluk yaratabilir mi, yoksa yaşlı dedeler sadece yanlış anlaşılmaların kurbanı mı oluyor? Acaba emekli dedelerimize hapis yolu açılacaksa, neler olur?
Yorumlarınızı bekliyorum! Hadi, hep birlikte gülüp eğlenelim!